Bugün birçok kişi hâlâ meseleyi sadece “YPG orada, biz burada; Suriye’nin iç işi” olarak görse de durum çok daha derindir. Suriye kuzeyinde kurulmakta olan model artık Suriye iç meselesi değil, Türkiye’nin güneyine doğru tasarlanan coğrafî bir çöküş mühendisliğidir.
Şam’ın Tereddüdü, Washington’ın Hesabı
Yıllar boyunca Suriye yönetimi, toprak bütünlüğü konusunda konuştu; bekledi, erteledi, “10 Mart mutabakatı” masalına yaslandı. O sırada iki büyük gerçek Suriye’nin üzerine çöktü:
- YPG/PKK’nın devlet-öncesi bir yapıya dönüşmesi,
- Şam’ın irade kaybı ve belirsizliği.
Bugün Suriye’nin kuzeyinde kurulan şey artık bir terör örgütü değil; ABD tarafından ekilmiş bir rejim modelidir. Bu model, Türkiye’yi kuşatmayı ve bölgeyi yeniden dizayn etmeyi hedefleyen “proto terör devleti” projesinin gövdesidir.
ABD’nin Zaman Tuzağı: 2019’dan Bugünlere
2019 Barış Pınarı Harekâtı sırasında yaşananlar aslında ABD’nin nasıl bir plan kurduğunu gösteriyordu. Türkiye 30 km derine inip M-4 karayoluna dayandığında:
- Apache helikopterleri taciz uçuşları,
- ABD İHA’larının baskısı,
- Telsizlerden tehditler,
- Top atışları…
Ardından Pence–Pompeo ekibinin ani Ankara çıkarması…
Harekât 130 km’de durduruldu. Çünkü ABD’nin korumak istediği şey örgüt değildi; Türkiye’ye karşı kurduğu terör-devleti mimarisiydi.
Ve bugün geldiğimiz noktada, o plan artık işletme aşamasındadır.
“130 km x 30 km” Tuzağı ve Bugünün Gerçeği
Yıllar önce bu hattın Türkiye için gelecekte çok büyük sorunlar yaratacağını söyleyenler susturulmuştu. Ancak bugün görüyoruz ki YPG/PKK ne sınırdan uzaklaştırıldı ne Arap havzasına itildi ne de kuşatıldı. Aksine Ayn el Arap’tan Kamışlı’ya, Derik’ten Rümeylan’a kadar örgütün düğüm noktaları daha da güçlendirildi.
Bu yapı artık:
- Kendi “asayiş” birimlerine,
- Vergi sistemine,
- Enerji kaynaklarına,
- İstihbarat ve iç güvenlik teşkilatına sahip bir yarı-devlet hâlini almıştır.
ABD’nin Koruma Sistemi: Üç Sac Ayağı
ABD’nin bu yapıyı korumak için kurduğu sistem üç ayak üzerine oturuyor:
- Askeri koruma şemsiyesi ve kalıcı üs ağı
- Radar–İHA gözetleme kuşağı
- Mali-kurumsal devletleşme bütçesi (2024–2025 için 550 milyon dolar)
Bu sistem, Türkiye’nin olası operasyon kabiliyetini baskılayan bir “kopmaz güvenlik çemberi” oluşturuyor.
Kuzey Suriye: Artık Bir ‘Cephe Sistemi’
Bugün YPG, basit bir örgüt değil; düğümlerden oluşan bir cephe ağıdır:
- Ayn el Arap: İdeolojik düğüm
- Haseke: Karar merkezi
- Kamışlı: Sınır-demografya düğümü
- Rümeylan: Enerji düğümü
- Tel Temir: Asuri-Hristiyan düğümü
- Ayn İsa: Komuta aktarım düğümü
- El Hol ve Roj: DEAŞ istismar düğümü
Bu tablo, Suriye’nin kuzeyinin artık Türkiye için basit bir dış mesele değil; bir iç güvenlik felaketinin mühendislik aşaması olduğunu gösteriyor.
Irak–Suriye Birleşik Koridoru: En Büyük Tehdit
Duhok süreçleri, KDP ve KYB’nin aynı masaya çekilmesi, PKK’ya Irak–Suriye birleşik koridoru açma girişimleri… Bunlar tamamlandığında:
Suriye’nin kuzeyi + Irak’ın kuzeyi = Türkiye’nin güneyinde tek ve birleşik PKK cephesi
Bu, Türkiye tarihindeki en büyük güvenlik kırılması olur.
Türkiye İçin Ne Anlama Geliyor?
Eğer bu yapı durdurulamazsa:
- Türkiye güneyden kuşatılır,
- 912 km’lik sınır PKK cephesine dönüşür,
- Türkiye’nin jeopolitiği dramatik şekilde düşer,
- Demografik kırılma hızlanır,
- Meskun mahal çatışmaları geri döner,
- Türkiye 10 yıl boyunca güvenlik-ekonomi-demografi üçlü çöküşü yaşar.
Bu artık bir “risk” değil; kurulmuş bir çökme planıdır.
Sonuç: Güneyi Bugün Durduramazsak, Yarın Çok Geç Olur
Suriye’nin kuzeyinde oluşan bu yapı bugün kontrol edilmezse, yarın Türkiye’nin güneyi kontrol edilemez hâle gelecektir.
Bu mesele:
- Siyaset üstüdür,
- Parti üstüdür,
- Tartışma üstüdür.
Bu, Türkiye’nin egemenlik savaşıdır.
Ve bu savaş, ertelemeye, oyalanmaya, “bekle-gör” siyasetine tahammül etmeyecek kadar kritik bir eşiğe dayanmış durumdadır.
