Diyadin Halkı Ne acıdır ki, Diyadin’in kaderi de uzun zamandır bu döngünün içinde sıkışıp kalmış durumda. Her seçim döneminde umut büyür, beklentiler yükselir, “Bu kez farklı olacak” cümlesi dilden dile dolaşır. Sandıklar açılır, sonuçlar açıklanır… Ama değişmeyen tek gerçek yine yüzümüze çarpar:
Kaybeden hep Diyadin halkı olur.Bu ilçenin insanı yıllardır ihmalin, vurdumduymazlığın ve sahipsizliğin yükünü taşıyor. Kış geldiğinde yollar çamur; yaz geldiğinde hizmet yok. Gençlerin umudu tükeniyor, yaşlıların sabrı zorlanıyor, esnafın yükü ağırlaşıyor. Yine de bir şekilde ayakta kalmaya çalışıyor bu toprakların insanı… Çünkü Diyadinliler, cefayı da vefayı da iyi bilir.
Asıl sorun şudur:
Diyadin’in kaderi değişsin diye verilen her oy, her tercih, her iyi niyetli beklenti; yanlış ellerde heba olup gidiyor. Sandık sonrası “pişmanlık” kelimesi, bir kez daha ilçenin üzerinde dolaşan bir gölgeye dönüşüyor.Oysa bu memleket çok daha iyisini hak ediyor.
Hizmeti hak ediyor.
Emeğin karşılığını hak ediyor.
Gülümseyen bir gelecek hak ediyor.Bir gün gelir de Diyadin’in kaderini gerçekten değiştirmek isteyenler çıkar mı?
Evet, çıkar. Ama bunun yolu, halkın iradesini doğru yere, doğru ellere teslim etmesinden geçiyor.Çünkü unutmayalım…
Yanlış seçimler bireyin hayatına mal olur; yanlış yönetimler ise bir memleketin geleceğine.
Ve bu bedeli her defasında ödeyen yine Diyadin halkı oluyor.
